POLİTİKA

Bahçeli’den Öcalan’a Çağrı: "Örgütün Tasfiyesini Tek Taraflı İlan Etmeli"

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Grup Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle çözüm süreci tartışmalarına yönelik sert eleştirilerde bulunan Bahçeli, terörle müzakere etmenin Türkiye Cumhuriyeti için kesinlikle kabul edilemeyeceğini vurguladı.

Bahçeli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "Türkiye Cumhuriyeti’nin terörle müzakere etmesi, görüşme yapması ya da anlaşma yolları araması, sadece ve sadece terör örgütünün değirmenine su taşımaktır." Bu ifadeleriyle, çözüm süreci tartışmalarını hedef alan Bahçeli, Türkiye’nin terörle mücadele konusundaki kararlılığını bir kez daha gösterdi.

Öcalan’a Çağrı: Terörün Bittiğini İlan Et

Bahçeli, PKK lideri Abdullah Öcalan’a doğrudan çağrıda bulunarak, "Türkiye’ye getirilirken 'her türlü hizmete hazırım' diyen terörist başı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı olarak ilan etsin" dedi. Bu açıklama, Bahçeli’nin terörle mücadeledeki kararlılığını ve devletin asla terörle masaya oturmayacağını vurgulamak amacı taşıyor.

Bahçeli, ayrıca terörle mücadele konusundaki azim ve kararlılıklarını dile getirerek, "Terörün her türlüsünü defetmenin sonsuz kararlılığındayım. 1984’ten beri devam eden PKK terörünün nasıl bir yıkıma yol açtığını en iyi bilenlerden biriyim" dedi. Bu bağlamda, terörle siyaset arasında asla bir bağ kurulamayacağını ve bu iki olgunun bir arada değerlendirilmesinin mümkün olmadığını ifade etti.

İsrail’in Saldırılarına Tepki

Bahçeli, konuşmasında bölgedeki gelişmelere de değindi ve İsrail’in Gazze ve Lübnan’a yönelik saldırılarını sert bir dille eleştirdi. "İsrail tehdidinde tüm eşikler aşılmış, sözün hükmü hepten aşınmıştır" diyen Bahçeli, İsrail’in saldırgan tutumunun uluslararası hukuk açısından kabul edilemez olduğunu belirtti. Bahçeli, "Akan kana seyirci kalınamaz. Birleşmiş Milletler derhal kuvvet kullanmalı, suçlular adalet önünde yargılanmalıdır. İsrail, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine çok ciddi bir güvenlik tehdididir" ifadelerini kullandı.

Bu noktada Bahçeli, uluslararası kamuoyunun da bu duruma karşı duyarlı olması gerektiğini vurguladı. "İsrail, öyle bir aşamaya gelmiştir ki bir yanda Birleşmiş Milletler Genel Başkanı’nı istenmeyen adam ilan etmiş ve bir terör örgütüne dönüşmüştür" dedi.

Özgür Özel’i Hedef Aldı

Toplantıda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i de hedef alan Bahçeli, "Meclis'te yapılan kapalı oturumdan sonra Özgür Bey’in açıklamaları büyük bir hezeyandır. CHP’nin baktığı yer milli bir bakış değildir" dedi. Bu eleştiri, Bahçeli’nin muhalefete yönelik sert tutumunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Numan Kurtulmuş’a Sert Yanıt

Bahçeli, Anayasa’nın 3. maddesini hedef alan Numan Kurtulmuş’a da sert sözler sarf etti. "Devlet millettir, millet de devlettir. Devlet, ülkesi ve milletiyle bir ve bütündür" diyen Bahçeli, devletin milletle olan bütünlüğünün önemini vurguladı. Devleti millete ayırmanın, milleti devletten ayrı değerlendirmenin çok tehlikeli olduğunu belirten Bahçeli, "Bu su katılmamış bölücülüktür" ifadesini kullandı.

Çözüm Süreci Tartışmalarına Tepki ve DEM Parti ile Tokalaşma

Bahçeli, siyasetteki çözüm süreci tartışmalarına dair tepkisini dile getirirken, terörle müzakere etmenin asla bir seçenek olmadığını yineledi. "Terörle siyaset arasında bir bağ yoktur. Hem siyaset hem terör aynı kalıba giremez, aynı ağza sığınamaz. Ya siyaset ya terör" diyerek terörle mücadelenin önemini vurguladı. Ayrıca, DEM Parti Grubu ile tokalaşmasının anlamı üzerine de açıklamalarda bulunan Bahçeli, "Uzattığım el, hesapsız bir eldir. Uzattığım el, samimi ve iyi niyetli bir eldir" dedi. Bu elin Türkiye’de birleşim ve kenetlenme çağrısı taşıdığını belirtti.

Bahçeli, "Günlerdir uzattığım elden farklı sonuçlar çıkarıp uyduruk yorumlar yapanlar yanılgının ve yanlışın pençesine düşmüştür" diyerek, açıklamalarını netleştirdi. Elini vatan, millet ve devlet için uzattığını, dışarıda sert rüzgarlar eserken içerde barışsever bir havanın olmasını istediğini sözlerine ekledi. "Biz elimizi bir süreç için değil, kardeşlik ve kaderdaşlık için uzatırız" diyerek, birlik ve beraberlik mesajı verdi.