Eren, yaptığı açıklamada Diyarbakır Barosu olarak davaya resmi müşteki sıfatıyla dahil olma talebinde bulunduklarını belirtti. Olayın vahametine dikkat çeken Eren, özellikle Narin’in kopan bacağı hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı. Kopan bacakta hiçbir et parçasının bulunmadığını vurgulayan Eren, bu durumun dışarıdan bir canlının müdahalesiyle gerçekleşmiş olabileceğini söyledi. Kesin kopma sebebinin ise detaylı raporlarla açıklanacağını belirtti.
Bilgi Kirliliği ve İfadelerde Çelişki İddiaları
Eren, cinayetin ardından ortaya çıkan bilgi kirliliğine ve soruşturmaya gizlilik kararı getirilmesine yönelik eleştirilerde bulundu. Ayrıca, basında yer alan bazı ifadelerin gerçeği yansıtmadığını ifade ederek, Nevzat Bahtiyar’ın verdiği bilgilerin doğru olmadığını kaydetti. Eren, Narin’in bedeninin dışarıdan bir canlının etkisiyle zarar gördüğünü belirtirken, bazı basın organlarının yanlış bilgi yaydığını öne sürdü.
Mahallede yapılan toplantılar ve yönlendirilmiş ifadelerle ilgili olarak da konuşan Eren, soruşturmanın farklı yönlere çekilmeye çalışıldığını belirtti. Elde edilen ifadeler arasındaki tutarsızlıklara dikkat çeken Eren, faillerin eninde sonunda ortaya çıkacağına inandığını vurguladı.
DNA Bulguları ve Rapor Beklentisi
Olayla ilgili adli tıp sürecinin devam ettiğini belirten Eren, Narin’in bedeninden alınan DNA örneklerinin üçüncü kişilere ait herhangi bir bulguya rastlamadığını açıkladı. Özellikle İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan beklenen raporların hala tamamlanmadığını ifade eden Eren, olayın çözüme kavuşması için bu raporların kritik öneme sahip olduğunu belirtti.
Jandarma Genel Komutanlığı'na Yanıt
Eren, Jandarma Genel Komutanı Selçuk Yıldırım’ın açıklamalarına da değinerek, kolluk kuvvetlerinin istihbari araştırmalarının henüz somut bir bilgi sağlamadığını belirtti. Yıldırım’ın beyanlarının istihbarata dayalı bir değerlendirme olabileceğini ifade eden Eren, savcılık dosyasına somut bir bilginin yansımadığını söyledi.
Narin Güran cinayetinin detayları ve soruşturma süreci kamuoyunun gündemini meşgul etmeye devam ederken, Diyarbakır Barosu sürecin yakın takipçisi olacağını belirtti.