POLİTİKA

Özel: Erdoğan'ın Elini Sıkmaya Devam Edeceğim

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara'da bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara'da bir grup gazetecinin sorularını yanıtladı.
Özgür Özel, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerine kayyum atanacağına yönelik iddialara dair yaptığı açıklamada, “Ben böyle bir şeyin olacağını düşünmüyorum. Mevcut durumdan geri adım atmalarını bekliyorum” ifadelerini kullandı.
Bir önceki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile arasındaki ilişkinin gerildiği yönündeki iddialara da cevap veren Özel, "Son dönemde Kemal Bey farklı bir çizgi benimsedi ve bizi eleştiriyor. Ancak mevcut genel başkanın, önceki genel başkanı koruma ve kollama yükümlülüğü yoktur. Ama biz saygıda kusur etmiyoruz" dedi.
Özel, "Normalleşme" kavramına dair de açıklamalarda bulundu:
"Sosyal medyada ve diğer platformlarda birçok yanlış anlamalar ve eleştiriler var. Normalleşmenin isim babası ben oldum. Aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu süreci 'yumuşama' olarak adlandırmaya çalıştı, ama toplumsal kabul ‘normalleşme’ oldu ve Erdoğan da artık bu terimi kullanmaya başladı. Ben her zaman dediğim gibi, birinci partiyle ikinci parti ya da ana muhalefet partisinin birbirleriyle el sıkışarak ve gerektiğinde görüşerek yol alması gerektiğini savundum. Ben hangi adımı eksik atmışım? Erdoğan’a karşı hiçbir adım geri çekmedim."

'Erdoğan’ın Elini Sıkmaya Devam Edeceğim'
Normalleşme sürecinde sıkça eleştirilen bir başka konu da, Erdoğan’a olan tutumu oldu. Özel, bu konuda şunları söyledi:
"Benim eksik yaptığım tek şey, Erdoğan’a ya da Bahçeli’ye hakaret etmek, iftira atmak ya da sokak diline başvurmak. Bu tür davranışlar siyasetin itibarını zedeler. Bu yüzden normalleşme süreci devam ediyor. Ben bütün liderlerin elini sıkıyorum. Erdoğan’ın elini de sıkmaya devam edeceğim, buna bir sorun yok. Ayrıca, bayramda yine Erdoğan’ı ararım. Ancak normalleşme, koalisyon kurma, ittifak yapma ya da Anayasa değiştirme gibi anlamlar taşımıyor."


Özgür Özel, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açtığı hakaret davası hakkında da konuştu:
"Benim söylediğim bir şey var; ‘10 yıl önce Fethullah Gülen ile görüşmeyen neredeyse hiçbir AKP’li yoktu. Hangi AKP’li 10 yıl önce o cemaate sempati göstermedi?’ Bunu söylediğimde, Erdoğan bunu hakaret olarak kabul ediyor. Oysa ben sadece, eski dönemdeki ilişkileri hatırlatıyorum. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına göre hakaret kabul edilen bir şey söylemedim."

Cumhuriyet Bayramı ve Çankaya Köşkü Çağrısı
Özel, Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunun Çankaya Köşkü'nde yapılması çağrısını da gündeme getirdi:
"Siyaset normal seyrinde olsaydı farklı şeyler olabilirdi. Ama sonra bir anda Abdullah Öcalan’ın Meclis’e gelmesi gerektiği söylendi. Ben de dedim ki, ‘eğer gerçekten bir el sıkışma olmuşsa, bunu doğrulamak gerekir.’ 29 Ekim’deki resepsiyon, ülkenin Cumhuriyetini kutlama fırsatıdır. Erdoğan, bu tarihi fırsatı kaçırmamalıdır."

Kemal Kılıçdaroğlu ile İlişkileri
Kemal Kılıçdaroğlu ile arasındaki mesafe sorusuna da yanıt veren Özel, "Kemal Bey’in son dönemde benim eleştirilerimi hedef alması, bu ilişkiyi değiştirdi. Ancak ben her zaman ona saygı göstermeye devam ediyorum. Mevcut Genel Başkan, önceki Genel Başkan’ın saygısını korumak zorundadır." dedi.

Şeyh Said Konusunda Sessizlik Eleştirisi
Mardin Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanmasının ardından, DEM Parti otobüsünde yaptığı konuşmaya dair eleştirileri yanıtlayan Özel, "O otobüs Ahmet Türk ve Mardin halkıyla dayanışma otobüsüydü. Tuncer Bakırhan’ın Şeyh Said açıklamalarına katılmıyorum. Ancak buna ilişkin cevabımı Meclis’te daha önce verdim. Şeyh Said meselesi, terörle ve Cumhuriyetle hesaplaşma konusu değildir." dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik siyasi yasak iddialarına da değinen Özel, "AKP'nin bu tür bir girişimde bulunması Türkiye'nin kredibilitesini zedeler. 2019’da yaşanan mağduriyetin benzeri bir durumu Erdoğan'ın rakiplerinden birine yaşatması doğru olmaz. AK Parti’ye bu konuda dikkatli olmalarını tavsiye ederim" şeklinde konuştu.