Cezaevinde intihar ettiği açıklanan Garipoğlu’nun ölümüne ilişkin yıllardır kamuoyunda süren şüpheler ve tartışmalar nedeniyle mezarın açılmasına karar verilmişti. Garipoğlu’nun mezarından çıkarılan kemik kalıntıları ve kafatası, Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Ancak mezar açıldığında kefen bulunmaması, Karabulut ailesinin avukatı Rezan Epözdemir başta olmak üzere birçok kişide şüphe uyandırdı.
Mezardan çıkarılan kalıntılar üzerinde yapılacak incelemelerin ardından Adli Tıp Kurumu'nun hazırlayacağı raporun, Garipoğlu'nun ölümüne dair kesin kanıtlar sunması bekleniyor. Ancak kefen veya herhangi bir bez parçasının bulunmaması, 10 yıl içerisinde bu malzemelerin kaybolmuş olma ihtimalini sorgulattı ve ölümle ilgili komplo teorilerini yeniden alevlendirdi.
Kefen Bulunamadı
Mezar açma işleminin tamamlanmasının ardından Münevver Karabulut’un ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, mezar açma süreci hakkında detaylı bilgiler verdi. Epözdemir, işlemin saat 10.55’te başladığını ve 11.31’de kemik kalıntılarına ulaşıldığını belirtti. Garipoğlu'nun mezarındaki ceset kalıntılarının iki parça halinde bulunduğunu söyleyen Epözdemir, cesedin bir kısmının mezarın üst kısmında boş olduğunu, alt kısımdaki kalıntıların ise dağınık şekilde bulunduğunu ifade etti. Ancak en dikkat çekici detay, kemiklerin ve kafatasının yanında kefen veya herhangi bir steril bez bulunmamasıydı.
Epözdemir, bu durumun kendisini fazlasıyla rahatsız ettiğini dile getirerek, "Kemikler var, kafatası var ama kefen yok. Steril bir bez parçası bile yok. Burası çok su alan bir bölge değil, dolayısıyla 10 yıl içinde kefenin kaybolmuş olması veya aşınması bana rasyonel gelmiyor. Kemiklerin kefensiz bırakılmış olma ihtimali oldukça kuvvetli görünüyor ve bu durum beni oldukça rahatsız etti" ifadelerini kullandı.
Kamuoyundaki Şüpheler
Garipoğlu’nun ölümü ve cenazesi yıllardır kamuoyunun gündeminde büyük tartışmalara neden olmuştu. Cezaevinde intihar ettiği açıklanan Garipoğlu’nun gerçekten ölüp ölmediği, ölümüyle ilgili gizlenen detayların olup olmadığı konusunda çeşitli iddialar ortaya atılmıştı. Karabulut ailesi ve avukatları da Garipoğlu’nun intiharına dair şüphelerini her fırsatta dile getirmişlerdi. Bugün yapılan mezar açma işlemi ile bu soru işaretlerine nihayet bir yanıt bulma fırsatı doğdu.
Avukat Rezan Epözdemir, özellikle kefen olmamasının şüpheleri daha da artırdığına dikkat çekti. "Son 10 yıldır sürekli bu dosya soruluyor. İnsanların aklında Cem Garipoğlu’nun gerçekten ölüp ölmediğine dair ciddi bir soru işareti var. Zengin ve nüfuzlu birinin cezaevinden kaçabileceği gibi bir algı oluşmuş durumda. Bu mezar açma işlemi ile bu algıların dağılmasını ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasını umuyoruz" dedi.
Adli Tıp İncelemesi Bekleniyor
Garipoğlu’nun mezarından çıkarılan kemikler ve kafatası, steril bir şekilde paketlenerek Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Epözdemir, bu incelemelerin ardından Adli Tıp raporunun bir hafta içinde hazırlanacağını belirtti. "En azından kamu vicdanını rahatlatacak bir sonuç almayı umuyoruz. Maddi gerçeğin ortaya çıkması, adaletin tecelli etmesi açısından bu işlem son derece önemli" diye konuştu.
Yıllar Süren Şüpheler ve Spekülasyonlar
Cem Garipoğlu'nun ölümü, özellikle Türkiye'de adaletin işleyişi, toplumda hukuka duyulan güven ve zengin, nüfuzlu bireylerin ceza sisteminden kaçabileceklerine dair endişeleri bir kez daha gündeme taşımıştı. Garipoğlu’nun cezaevinde intihar ettiğinin açıklanmasının ardından, bazı kesimler bu intiharın gerçek olup olmadığını sorgulamış, Garipoğlu’nun kaçtığına dair iddialar ortaya atılmıştı.
Bugün mezarın açılması ile bu iddiaların doğruluğu konusunda nihayet somut bir adım atılmış oldu. Ancak kefen veya herhangi bir bez parçasının bulunmaması, Garipoğlu’nun ölümüne dair gizemlerin çözülmediği hissini uyandırıyor. Önümüzdeki günlerde Adli Tıp’tan gelecek sonuçlar bu konuda kamuoyunu aydınlatabilecek en önemli belge olacak.